Şema terapi nasıl çalışır?

İlişkilerinde problem yaşıyor olabilirsin. Aile bireyleriyle, arkadaşlarınla, iş yerindeki kişilerle sorunlar yakanı bırakmıyor olabilir. ‘’Neden her şey beni buluyor?’’, ‘’Ben ne zaman mutlu olacağım?’’, ‘’İlişkilerde hep başarısız oluyorum.’’ diyorsan şema terapi sana yardımcı olabilir. Peki neymiş bu şema terapi hadi gel birlikte bakalım. Şemalar biz çok çok küçük yaşlardayken zihnimizde oluşan şablonlar diyebilirim. Çocukluk yaşantılarımız zihnimizde bir takım kutucuklar oluşturuyor. Sonra o kutucuklar(şemalar) bizim tüm hayatımızı yönetiyor.

Bizler doğduğumuzda bomboşuzdur. Boş bir defter gibi düşün kendini. Yaşadığın her olay o zihin defterine yazılıyor ve böylelikle kendine başkalarına ve dünyaya dair düşüncelerin oluşuyor. Eğer çocukken ihtiyaçlarımız karşılanmamışsa, işlev bozan şemalarımız oluşur ve bizler psikolojik sorunlar yaşamaya başlarız.

Çocukluk ve ergenlikte karşılanması gereken ihtiyaçları yazayım sana hemen. Hatta numaralandırayım.

  1. İhtiyaç, duygu, düşünceleri ifade edebilmek
  2. Hareket özgürlüğü, yeterlilik, kendimiz hakkında olumlu düşünmek
  3. Özdenetim ve gerçekçi sınırlar
  4. Bakım, kabul edilme, güvenlik(Güvenli bağlanma)
  5. Oyun

Bu ihtiyaçların karşılanmaması sonucu şemalar oluşur. Acaba senin çocukluğunda ya da ergenliğinde bunlar ne kadar karşılandı? Kötü davranılma mağdur konumuna düşürülme var olabilir çocuklukta, çocuk ihtiyaçlarını duygularını dile getirdiğinde duyulmamış olabilir hatta cezalandırılmış olabilir, çocuğun yapması gereken şeylerin anne babası tarafından yapılması da hareket özgürlüğünü zedeler. Çocukla oyun oynanmadığında çocuk spontane olmayı, eğlenmeyi deneyimleyemez, bu ihtiyaç alanında aç kalır. Bu ihtiyaçlar karşılanmazsa da şemalar oluşuyor, aşırı derecede fazla karşılanırsa da şemalar oluşuyor. Örneğin çocuğa aşırı hareket özgürlüğü vermek çocuğun diğerlerinin sınırlarına dikkat edememesine neden olur, çocuk bu konuda kör kalır ve şema oluşur.

Ne üzücü di mi dünyaya geliyorsun ve sana nasıl davranılırsa sende o şemalar oluşuyor. Bunu düşünce üzülüyorum çünkü çocuğun kendisine hiçbir etkisi yok, çevresindekiler onu şekillendiriyor. Neyseki şemalar üzerinde çalışınca şemalarımız iyileşir. İnsan kendine kördür. Sende varolmadığını düşündüğün bir şema sende var olabilir. Çünkü balık gibiyiz, sistemin içine doğdumuz için ancak denizden çıkan balık gibi, denizden çıktığımız anda denizde yaşadığımızı anlıyoruz.

Toplam 18 tane şema var. Bu şemaları 5 kategoride ele alıyoruz: Ayrılma dışlanma alanı, zedelenmiş özgürlük alanı, zedelenmiş sınırlar alanı, başkaları yönelimlilik alanı, aşırı duyarlılık alanı. Bir oku bakalım aşağıda yazdığım şemaları, sana acaba neler düşündürecek? Bu şemaları okuyunca acaba sende hangilerinin olduğunu düşüneceksin, merak ediyorum.

A. Ayrılma dışlanma alanındaki şemalar, güven ve sevgi ihtiyaçlarının karşılanmadığında oluşur. Bu şemalara sahip kişiler daha mesafeli, sevginin az gösterildiği ya da hiç gösterilmediği, güven duygusunun az olduğu ailelerde yetişmiş kişilerdir.

1.Terk edilme şeması

Terk edilme şemamızın etkisinde sevdiğimiz kişilerin öyle ya da böyle bizi terk edeceklerini düşünürüz. Dolayısıyla birlikte olduğumuz kişilere güvenmeyiz. Terk edilme şekli olarak ölüm, kaza, ayrılık olabilir.

2. Duygusal yoksunluk şeması:

Bu şemanın etkisi altındaki kişiler sevdikleri kişiler tarafından sevilmediklerini hissederler. Sevdiğimiz kişi tarafından ilgi göremeyeceğimizi düşünür yaşadığımız sorunlarla ilgilenilmeyeceğini düşünürüz. Sevgilimiz yaşadığımız sorunlarla ilgilenmiyordur, yanımızda olduğunu hissettiremiyordur. Şöyle söyleriz; ‘’Benim yanımda değil, benim yaşadıklarım onun umrunda değil.’’

3. Kuşkuculuk şeması

Kandırılmaktan, aldatılmaktan, küçümsemekten, bir şekilde bize zarar verilmesinden çok korkarız. Bunlardan korktuğumuz için ilişkilerimizde kuşku hissederiz.

4. Kusurluluk şeması

Fiziksel olarak kendimizi beğenmiyorsak, saki bizde bir şeyler eksikmiş gibi geliyorsa ve sık sık utanma duygusunu hissediyorsak kusurluluk şemamız olabilir. Kişilik olarak da kendimizi kusurlu görüyor olmamız da yine kusurluluk şeması etkisi altında düşündüğümüz birtakım düşünceler olabilir.

5. Sosyal izolasyon şeması: Sosyal ortamımızda kendimizi diğerlerinden ayrık kopuk hissederiz. Toplumun bir parçası değilmişiz gibi hissederiz.

B. Zedelenmiş özgürlük alanındaki şemalarımız genelde bizim zorluklarla mücadele, tek başına işleri halletme, tek başına kalabilme gibi konularda zorlanmamızın sebebidir. Küçükken ailemiz bizi küçümsemiş, bize kendimizi yetersiz hissettirmiştir ve bağımsız bir davranışta bulunduğumuzda bu derhal ailemiz tarafından engellenmiştir.

  1. Bağımlılık şeması

Tek başımıza bir şey yapmakta zorlanırız, müthiş kararsız kalırız. Öyle mi yapsam böyle mi yapsam derken zaman akar gider.

2. Yapışıklık şeması:

Yaptığımız her şeyi yapışık olduğumuz kişi ya da kişileri düşünerek yaparız, o kişiden habersiz hiçbir şey yapmayız adeta 2 bedende tek kişi yaşarız. Sınırlar kaybolmuştur.

3. Başarısızlık şeması:

Yaptığımız her şeyde başarısız olacağımıza inanıyoruzdur, bu sebeple aslında başarabileceğimiz halde adım atmayız.

4. Dayanıksızlık şeması:

Başımıza kötü şeyler geleceği ile ilgili endişelerimiz yüksekse dayanıksızlık şemamız varolabilir, kalp krizi geçirmekten korkmak kansere yakalanmaktan korkmak gibi durumlar dayanıksızlık şemamıza işaret ediyor olabilir. Kötü bir şey olabilir Allah korusun yangın çıkar deprem olur trafik kazası olur gibi düşünceler bol bol zihnimize bu şemamız yüzünden gelir.

C. Zedelenmiş/Zayıf Sınırlar Alanındaki şemalarımız aktifse başladığımız işi devam ettirmek zordur, sorumluluk almak istemeyiz, başka kişilerle birlikte hareket etmek zorlayıcı olur. Çünkü çocukken anne babamız (ya da kim bize ebeveynlik yaptıysa) aşırı hoşgörülü davranmıştır. Biz de kendi sınırlarımızı fark edemez hale gelmişizdir.

1.Yetersiz özdenetim şeması

Bu şemanın etkisindeyken hedef belirleyip o hedefe doğru gidemem, sıkıntı yaşarsam hemen kaçarım rahatsız olurum, sorunları çözmek bana çok zor gelir. Of uğraşamam der vazgeçerim.

2.Haklılık/görkemlilik şeması

Kendimi özel hissederim sanki diğerlerinden farklı özel bir şeyler bende var gibi hissederim. Haksızlık yapsam dahi kendimi çok haksız göremem kendimce kendimi savunurum. Empati yapmak bana zor gelir haklı olduğuma inanıyorumdur, rekabetçi hissederim kendimi ve yarışırım insanlarla. Ve bazen baskı uygularım, istediklerim olsun diye çok uğraşırım.

D.Başkaları Yönelimlilik Alanı

Başkalarına ne hissedeceklerine ne düşüneceklerine çok kıymet veririm, duygularımı söylemem çünkü insanları rahatsız etmekten korkarım. Kendi ihtiyaçlarımı fark edemem hep karşımdakinin neye ihtiyaç duyduğunu bulmaya çalışırım. Çünkü maalesef ben küçükken anne babam benim ihtiyaclarımı değil kendi ihtiyaçlarını önemsemiş benim ihtiyaçlarımı yok saymışlardır. Bana ilgi sevgiyi şartlı olarak sunmuşlardır.

1.Boyun eğicilik şeması: Karşımdaki kişiyi kızdırmamak için hayır demek istediğim halde diyemem. Terk edilmemek için, sevilebilmek için uyumlu davranırım, benim için fark etmez derim. Çocukken ilgiyi şartlı bir biçimde almışımdır ebeveynlerim tarafından. Benim çocukken almam gereken kararları ebeveynlerim benim yerime alıp beni pasifize etmişlerdir.

2.Onay arama şeması

Birbaşkası benim hakkımda ne düşünür aşırı önemserim ve buna göre davranırım. Başkasının beni beğenmesi bana gıptan ile bakması bana kendimi çok çok iyi hissettirir.

3. Kendini feda etme şeması

‘’Benim yüzümden kimse üzülmemeli çünkü ben iyi biriyim.’’ Şeklinde düşünce kalıbı vardır bu şemaya sahip kişilerde. Hep başkalarının işlerine isteklerine koşuşturuyorumdur. Bencil olurum endişesi ile çok fazla verici davranırım. Ve bunca fedakarlığımın karşılığı olarak ben de insanlardan fedakarlık bekleyebilirim ve eğer bana fedakarlık yapılmazsa hayal kırıklığı yaşarım.

E. Aşırı duyarlılık ve baskılama alanı

Bu alandaki şemalara sahipsek çocukken oyun ihtiyacımız karşılanmamış ve sürekli denetim altında tutulmuşuzdur. Mükemmeliyetçi anne baba ile büyümüşüzdür. Dolayıyla yanlış yapmaktan korkarız ve bundan dolayı harekete geçmek zor olabilir.

  1. Duyguları bastırma/aşırı sorumluluk şeması

Eleştiri almaktan, onaylanmamaktan ve yanlış anlaşılmaktan endişe duyarız. Dolayıyla duygularımızı bastırırız.

2.Karamsarlık/hataya katlanamama şeması

Her şeyin olumsuz yönünü görmekte üstümüze yoktur. Hemen olabilecek negatif şeyler aklımıza üşüşür. İşlerimizin kötüye gideceğinden emin oluruz. Olumsuzlukları çok hızlı kabulleniriz. İstediğimiz hiçbir şeyin olmayacağını düşünüp üzülürüz.

3.Yüksek Standartlar/Aşırı Eleştirellik Şeması

Yaptığım her şeyde mükemmeliyetçiyimdir. Ulaşılan hedefler hep bir sonraki hedefe doğru yükselir. Başardıklarımız bize asla yetmez hatta küçümseriz yaptıklarımızı ve asla yeterli bulmayız başardığımız şeyleri. Dinlenme eğlenme zaman kaybıdır ve gereksizdir. Sürekli bir biçimde çalışmak daha iyi gelir kişi kendini ancak çalışınca mutlu hisseder.

4.Cezalandırma Şeması: Yapılan her hata cezasını almalıdır. Hatayı affetmek çok zordur. Kişi hem kendi yaptığı hatalara hem çevresindekilerin hatalarına tahammülsüzdür.

Bütün şemaları çok kabaca konuştuk eminim bunu okurken ‘Ya bu bende var şu yok gibi düşünmüşsündür.’ Şemalarımızı keşfedip onları yönetebiliriz, bu mümkün. Bunu gerçekleştirdiğimizde yeni dünyaların kapıları açılıyor bize. Hayat daha anlamlı ve doyumlu oluyor.

Klinik Psikolog

Dolunay Zümrüt Çetin

zumrutcetin.com

Instagram : https://www.instagram.com/psikologdolunayzumrutcetin

Facebook : https://www.facebook.com/klinikpsikologdolunayzumrutcetin

Youtube Kanalı : https://www.youtube.com/@psikologdolunayzumrutcetin3729